Netflix, geçtiğimiz Şubat ayında, Roma’da düzenlenen etkinlikte yaptığı açıklama ile hepimizi heyecanlandırmıştı. Açıklamada, ilk orijinal Netflix yapımı Türk dizisi “Hakan: Muhafız” projesinin 2018 sonlarında yayınlanacağı duyurulmuştu. 7 Mart’da çekimlerine başlanan dizinin 10 bölümlük ilk sezonu tamamlandı ve ikinci sezonun çekimleri başladı.
Dizinin yapımcılığını Netflix adına O3 Medya üstleniyor. Çağatay Ulusoy’un başrolünde olduğu, Binnur Karaevli tarafından hayata geçirilen dizi, bir “süper kahraman” hikayesi.
İpek Gökdel’in yazdığı ‘Karakalem ve bir delikanlının tuhaf hikayesi’ adlı kitaptan uyarlanan yapım, kendisine verilmiş gizli bir görevle İstanbul’u korumak zorunda olduğunu öğrenen Hakan isimli bir gencin serüvenini konu alıyor. Şehrinin, tarihten gelen gizemli ölümsüzlerin tehdidi altında olduğunu öğrendiğinde onları durdurmaktan başka çaresi kalmayan Hakan, hem hazır olmadığı hem de kabul etmek istemediği bir görev ile karşı karşıya kalıyor.
Peki projenin yapımcılığını ve dağıtımını Netflix üstlenmiş olmasaydı, İstanbul’da geçecek olan yerli bir süper kahramanın hikayesi bizi bu kadar heyecanlandırır mıydı? Özellikle Türk sinemasında geçmişte gördüğümüz örneklerine baktığımızda, proje hakkında kafamızda soru işaretleri oluşuyor.
Türk sinemasının üvey evlatları: Yerli süper kahramanlar
Yerli süper kahramanlar ile ilk tanışmamız 1950’lere dayanıyor. Buna rağmen yerli süper kahraman ekolü, Türk sineması tarihinde hep üvey evlat muamelesi gördü. Bunun sebebi Batı’nın popüler film ve çizgi roman karakterlerini, özgünlükten uzak bir şekilde, olduğu gibi alarak beyaz perdeye aktarma çabası olarak gösterilebilir.
Orhan Atadeniz’in yönettiği Tarzan İstanbul’da (1952) filmi, Batı’nın popüler filmlerini Türk kültürüne devşirmeyi hedefleyen Yeşilçam süper kahraman ekolünün ilk örneklerinden. 1960’lardan itibaren seri üretim şeklinde çekilen ‘Örümcek Adam’, ‘Süper Adam’, ‘Yarasa Adam Betmen’, dönemin Türk sinemasının, kazanmaya çalıştığı ivme ile içine düştüğü kimlik bunalımına örnek filmlerden. Sonuç olarak beyaz perdede gördüğümüz kahramanlar ne orijinal versiyonları ile aynı tadı verebildi ne de bizden biri olabildi.
Dönem koşullarında çok da kötü olmayan bir gişe başarısı yakalasar da, Türk sineması izleyicisi bir türlü yerli süper kahraman ekolüne ısınamadı, süper kahraman filmleri, çekilen parodilerin gölgesinde kaldı. Öyle ki, 1970’lerde en çok gişe başarısı getiren filmlerin başında, süper kahramanlara karşı mücadele eden kötü adam ‘Kilink’ serisi gelir. 1980’lerde ise artık Türk süper kahramanlar beyaz perdede verdikleri mücadeleden yorgun düştü ve emekliye ayrıldı.
Şimdi tüm bu örnekleri unutun. Netflix’in yeni dizisi, ‘Hakan: Muhafız’, yerli süper kahramanların makus talihini değiştirmeye geliyor. Neden mi?
Kamera arkasında en az oyuncular kadar heyecan veren bir teknik ekip var
Belki de Türk dizi tarihinin en heyecan verici teknik ekibi ‘Hakan: Muhafız’ için bir araya geldi. Projenin ilk sezonda yönetmenliğini, genç sinemacı Can Evrenol üstleniyor.
Can Evrenol için ayrı bir paragraf açmak yersiz olmaz. 82 doğumlu yönetmenin yaratıcılığının sınırları yok. Korku ve gerilim türünde örnekler veren Evrenol, ismini ilk olarak, çektiği kısa filmler ile duyurdu ve yapımları Cannes Film Festivali gibi uluslararası festivallerin seçkilerine girmeyi başardı. İlk uzun metrajı ‘Baskın’ (2015) ve onu takip eden ‘Ev Kadını’ (2017) filmlerinde yarattığı gergin atmosfer ile Türk sinemasında iyi örneklerini görmenin pek mümkün olmadığı korku türünü, dünyada ses getirecek standartlara taşıdı. Bu yönden Can Evrenol, ‘Hakan: Muhafız’ ile travmatik yerli süper kahraman deneyimlerimizin izlerini silerek, Türk sinema tarihinin gerçek kahramanı olabilir.
Kamera arkasında heyecan uyandıran bir başka isim ise görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki. Nuri Bilge Ceylan, Çağan Irmak, Yılmaz Erdoğan gibi Türk sinemasında son dönemde başarılı işler çıkarmış yönetmenler ile çalışan Tiryaki’nin filmografisine bakmanız bile heyecanlanmanız için başlı başına bir sebep.
Dizinin sanat yönetmenliğini ‘Argo’, ‘Köstebek’ gibi uluslararası yapımların İstanbul çekimlerinde sanat yönetmenliğini üstlenen Deniz Göktürk yapıyor.
“Türkiye’de yerli süper kahraman filmleri neden başarılı olmuyor?” sorusuna verilebilecek en popüler cevaplardan biri, kuşkusuz teknik yetersizlikler. Netflix, bu konuda ön yargıları kıracak bir adım atarak kesenin ağzını açtı. Şirket, dizinin efektleri için ‘The Avengers – Ultron Çağı’, yine bir Netflix dizisi olan ‘Stranger Things’, Leonardo DiCaprio’ya nihayet Oscar ödülü getiren ‘The Revenant’, ‘Harry Potter’ serisi gibi filmlerin görsel efektlerini üreten Gredient Effects firması ile anlaştı.
‘Hakan: Muhafız’ bu topraklarda doğdu
Türk sinemasında yerli süper kahraman ekolünün tuttunamamasının başlıca nedenlerinden biri olarak “başarısız uyarlamalar” gösterilebilir. Gothamlı Batman’i telif haklarına takılıp İstanbul sokaklarına “Betmen” ismiyle saldığımızda ortaya başarılı bir örnek çıkmamıştı. Sonuç olarak, Türkiye ile yolları kesişen dünyaca ünlü süper kahramanlar, ne özgün ne de içimizden birisi olabilmişti.
‘Hakan: Muhafız’ın hikayesi ise ne Marvel ne de DC’den geliyor. Başka bir örneğini görmek mümkün değil çünkü dizinin senaryosu İpek Gökdel’in yazdığı “Karakalem ve bir delikanlının tuhaf hikayesi” adlı kitaptan uyarlanıyor. Hakan bu topraklarda doğdu, bu yönden İstanbul sokaklarında Hakan’ın kötü güçlerle savaşmasını yadırgamayacağız.
Aynı zamanda dizinin hikayesi İstanbul’un tarihi ile doğrudan bağlantılı. Elbette İstanbul’un kültürel ve tarihi zenginliği, diziye de yansıyacak. Bu yönden de özgün bir görüntü oluşturacak dizinin, sadece Türkiye’de değil, Netflix’in yayın yaptığı diğer ülkelerde de popüler olma şansı yüksek.
Kısacası ‘Hakan: Muhafız’, yıllar yılı New York’un kötü güçlerden kurtarılmasına şahit olan film ve dizi severlere İstanbul gibi mistik bir şehir ile alternatif olacak.
Doğru yer, doğru zaman
Netflix gibi dünyaca ünlü bir platformun, ‘Hakan: Muhafız’ gibi Türk bir süper kahraman dizisinin yapımcılığını üstlenmesi şaşırtıcı bir karar değil.
Türkiye’de Netflix’in azımsanmayacak bir kitlesi var ve bu sayının gittikçe arttığını söylemek mümkün. Netflix’in yayınladığı 2017 raporlarına bakıldığında Marvel’ın ‘The Defenders’ dizisi Türkiye’de en çok izlenen dizi olarak ön plana çıkarken, ilk 10’da yine Marvel’ın ‘Iron Fist’, ‘Luke Cage’ gibi dizileri görülüyor. Türklerin Netflix’te en çok ilgi gösterdiği diziler arasında süper kahramanların yeri büyük.
İlgi sadece Netflix ile de sınırlı değil, beyaz perdede de son dönemde gişe hasılat rekorları kıran yabancı filmlerin neredeyse tamamı DC ya da Marvel’ın süper kahraman filmleri.
Türk sinema ve dizi severlerin, süper kahramanlara bu kadar ilgi gösterdiği bir dönemde, özgün bir Türk kahramanın doğması denemeye değer bir proje. Orijinal bir hikaye, genç olmalarına rağmen dizi tecrübesi olan bir oyuncu grubu ve merak uyandıran kamera arkası ekibine bakıldığında, İstanbul’da bizi kurtarmak için savaşacak ‘Hakan: Muhafız’a en azından hepimizin bir şans vereceğini düşünüyorum.